Politikanın Sönümlenmesi: Özgürlüğün Mutluluk Arayışına Boyun Eğişi
Abstract
İnsan, özgür olduğunu düşünmekten vazgeçemez. Aksi durumda insan olmanın getirebileceği ayrıcalıklardan mahrum kalır. Diğer insanlar düşünüldüğünde onların kölesi; doğa düşünüldüğünde ise hayvan durumuna düşmek kaçınılmaz olur. Hiç
kuşkusuz insan tekilinin kendisini kavramada hep Kartezyen bir ikilik içinde düşünme kolaylığı insan toplulukları için de geçerlidir. Toplum fikri doğal olmasa da toplumlar doğada varolurlar. Bu noktada insanın tek başına özgürlük istemesi büyük ölçüde “ahlaki” bir tona sahipken insan toplulukları için peşine düşülen özgürlük ise her şeyden çok “politik” bir niteliğe sahip olacaktır. Büyük ölçüde Kant’ın bize miras bıraktığı Aydınlanmacı yaklaşıma göre gerçek ve kalıcı özgürlük, politik özgürlüğün temeline ahlaki özgürlüğün konmasıyla mümkün olacaktır. Açıkçası, her eylemimizin herhangi bir politik ideale uygun olmasından önce ahlaki bir niteliği olması istenir. Politik olanın temelinde ahlak olması biricik kurtuluşumuz gibi görünmektedir. [Yazıdan]