Abstract
Türkiye, 2011'den itibaren geniş çapta Suriyeli mültecilere ev sahipliği yapmakta olup, 2016'dan beri de Suriyelilerin Türk öğrencilerle birlikte genel eğitim sistemine entegre olmalarına olanak sağlamaktadır. Bu durum, Türkiye'nin Suriyeli mültecilerin eğitimi konusunda özgün bir deneyime sahip olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte, Suriyeli kız çocukları, geleneksel rolleri nedeniyle eğitim açısından dezavantajlı konumda olabilmektedirler. Buradan yola çıkarak bu çalışma Covid-19 pandemisi döneminde Suriyeli kız çocuklarının eğitim süreçlerinin öğretmenlerin, velilerin ve Suriyeli kız çocuklarının bakış açıları çerçevesinde incelemeyi problem edinmiştir. Dolayısıyla bu araştırma, Türkiye'deki Suriyeli kız çocuklarının pandemi sürecindeki eğitim deneyimlerini ve ailelerinin bu süreçteki etkilerini belirleyerek, din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenlerinin onların sağlıklı bir eğitim alabilme sürecine katkısını değerlendirmeyi hedeflemektedir. Nitel bir desenle kurgulanan bu araştırmanın katılımcıları, 10 öğrenci, 5 veli ve 5 din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeninden oluşmaktadır ve çalışma grubu kartopu örnekleme yöntemi ile belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, Suriyeli kız öğrencilerinin uzaktan eğitime erişimde ve nitelikli bir şekilde devam ettirmede bazı zorluklarla karşılaştıkları belirlenmiştir. Çalışmada elde edilen verilerin analizinde, sığınmacı kız çocuklarının karantina dönemlerindeki uzaktan eğitim süreçlerinde yaşadıkları eğitimsel zorluklar öğrenci, veli ve öğretmen perspektifinden ele alınarak, psikolojik, sosyal ve kültürel bağlamlar çerçevesinde tartışılmıştır. Bu zorluklar arasında düşük ekonomik şartlar, teknik yetersizlikler, fiziksel ortam eksiklikleri ve sosyal adaptasyon sorunları ön plana çıkmaktadır. Suriyeli mülteci kız çocukların söz konusu dönemde eğitim açısından düşük ekonomik şartlar; tablet, bilgisayar vb. teknolojik cihazların bulunmaması, internet erişiminin olmaması gibi teknik yetersizlikler; çevrimiçi eğitimin sağlıklı yürütülmesini engelleyen çalışma veya ders odası olmaması veya ev ortamının eğitime uygun hale getirilememesi gibi fiziksel ortam yetersizlikleri; yalnızlaşma, arkadaşlara özlem ve dışarıda oyun oynayamama gibi psikolojik ve aile içi rollerin değişimi, dış dünyada ile fiziki yönden etkileşimsizlik gibi sosyal sorunlarla karşı karşıya kaldıkları tespit edilmiştir. Diğer taraftan Suriyeli kız öğrenciler ve onların velileri bu tür sorunların çözümünde genellikle din kültürü ve ahlak bilgisi dersi öğretmenleriyle iletişime geçtikleri görülmüştür. Çalışmayı benzer çalışmalardan farklılaştıran önemli bir bulgu ise, Suriyeli mülteci kız öğrenciler katıldıkları uzaktan ve yüzyüze eğitim sürelerinin sonucu olarak Türkiye’deki kültüre ve yaşam biçimine uyum sağlamaya başladıkları hususudur. Öğrenci ve öğretmenlerin görüşlerine göre Suriyeli mülteci kız ve erkek öğrenciler ebeynlerinden farklı olarak sosyal yapı ile daha uyumlu yaşayabilir hale gelmişlerdir. Sonuç olarak din eğitimi ve din kültürü ve ahlak bilgisi dersi öğretmeninin, Suriyeli mülteci kız öğrencilerin eğitimlerini destekleyici yeni roller üstlendiği söylenebilir.