Hocaz'de’nin Teh'füt’ü ve Osmanlı Dönemi İslam Felsefesi’ndeki Yeri

Atebe (forthcoming)
  Copy   BIBTEX

Abstract

İslam felsefesi geleneğinde Meşşâî filozoflar, görüşlerinin tutarsız olduğu iddiasıyla Gazzâlî’nin Tehâfüt adlı eserinde ciddi bir eleştiriye maruz kalmışlardır. İslâm felsefesinin yapısal dönüşümüne ön ayak olan bu eser İslâm düşüncesinde tehâfüt geleneğinin de kaynağı niteliğindedir. Osmanlı dönemi İslam felsefesi; kelâm, felsefe ve tasavvuf disiplinlerinin, konu, amaç ve metot bakımından yakınlaştığı multidisipliner bir yapı arz etmektedir. Bununla birlikte o, genel olarak Gazzâlî düşüncesinin baskın olduğu bir geleneğin devamıdır. Bu felsefe, Fatih Sultan Mehmed’in, Gazzâlî’nin Tehâfüt adlı eserini daha anlaşılır kılacak bir eserin yazılmasını emrettiği bir yarışmayla ivme kazanmıştır. Söz konusu bu yarışmada Hocazâde’nin Tehâfütü’l-felâsife’si ile Ali et-Tûsî’nin Kitâbu’z-Zuhr’u rekabet etmiş, sonuçta Hocazâde’nin eseri büyük beğeni toplayarak yarışmayı kazanmıştır. Hocazâde’nin Tehâfütü’l-felâsife adlı eseri gerek İslâm felsefe geleneğine ve gerekse tehâfüt geleneğine yaptığı katkı açısından son derece müstesna bir yere sahiptir. Söz konusu bu eser, teorik yaklaşımı, konuları sistemli bir şekilde ele alma yöntemi ve derinlikli bakış sunan özelliği bakımından, Osmanlı dönemi İslam felsefesine tipik bir örnek teşkil etmiş ve hatırı sayılır bir ün kazanmıştır. Hocazâde, Tehâfüt’ünde aklı ve nakli birbirinin tamamlayıcısı olarak görmüştür. O, düşüncelerinin yerindeliği ile kelâm-felsefe tartışmalarının merkezinde yer almış ve tehâfüt geleneği içerisinde haklı bir konum elde ederek Osmanlı dönemi İslam felsefesinin önde gelen düşünürleri arasında yer almıştır. Hocazâde’nin eserinin orijinal adı “Kitâbû’t Tehâfüt fi el-Muhâkeme beyne’l Gazzâlî ve’l-Felâsife”dir. Eser, yirmi iki felsefi meseleden oluşmaktadır. Hocazâde bu yirmi iki mesele içerisinde bütün felsefi konular hakkındaki görüşünü açıklamış, Gazzâlî’nin de filozoflar ile çatıştığı konuları karşılaştırmalı olarak ele almıştır. Gazzâlî’nin, filozofları tekfir etmesinden sonra düşünce geleneğinde önemli hale gelen üç mesele, eserin ana konusunu oluşturmaktadır. Düşünce ve metot bakımından Osmanlı Dönemi İslâm felsefesinin önemli temsilcilerinden biri olan Hocazâde, eserinde Gazzâlî ve diğer filozofların görüşlerine yer vermiş, görüşler arasında mutabakat sağlamaya çalışmış ve en iyi tercihi yapmaya gayret etmiştir. Bu eser üzerine yazılan talikat ve haşiyeler Osmanlı düşünce geleneğinde felsefenin gelişmesine büyük bir katkıda bulunmuş dahası bir anlamda tozlanmış ya da küllenmiş tehâfüt tartışmalarının yeniden canlanmasını, harlanmasını sağlamıştır. Bu makalede literatür ve veri analizi yöntemleri kullanılmak suretiyle Osmanlı dönemi İslam felsefesinin seyrini yansıtan tehâfüt geleneği ve bu gelenek içerisinde Hocazâde’nin tehâfüt adlı eserinin yeri ve önemi ortaya konacaktır. Bu çalışmayla amaçlanan bir diğer husus ise Hocazâde’nin entelektüel kişiliği ile Osmanlı düşünce geleneğinin yapısal özellikleri arasındaki muhtemel ilişkilerdir.

Links

PhilArchive



    Upload a copy of this work     Papers currently archived: 94,070

External links

Setup an account with your affiliations in order to access resources via your University's proxy server

Through your library

Analytics

Added to PP
2023-06-29

Downloads
15 (#949,588)

6 months
5 (#838,398)

Historical graph of downloads
How can I increase my downloads?

Citations of this work

No citations found.

Add more citations

References found in this work

No references found.

Add more references