Abstract
Dünya hayatının sonu ve âhiret hayatının başlangıcına köprü olan ölümün gerçekleşmesi ile dînen ve hukûken belirli işlemlerin yapılması gerekmektedir. Bu gereklilikler İslâm hukukuna göre kadın ve erkek için farklılık arzetmektedir. Sünnet ile örf-âdetler, kadın ve erkek arasında farklılıkların ortaya çıkması ve bunların bağlayıcı olmasında önemli bir rol oynamaktadır. Kadın cenazenin ölüm ilânı, yıkama ve kefenlemenin kim tarafından yapılacağı, cenaze masraflarının karşılanması, cenaze namazının kılınması, cenazenin kabristana taşınması ve toprağa verilmesi gibi bireysel hususlar yanında kadın cemaatin cenaze namazına katılması, namazdaki saf durumu, kabir ziyaretinde bulunmaları, taziye ve yas tutma gibi sosyal unsurları da bulunmaktadır. Araştırmada bu farklılıkların ortaya çıkmasına sebep olan etkenler kadın cenaze ve kadın cemaat bağlamında ele alınmaya çalışılacaktır. Özellikle kadının tesettürü, muhafazası, mahremiyeti gibi unsurların bireysel; kadının fizyolojik özellikleri, dikkat çekiciliği, sesi, fitne sebebi olması gibi unsurların toplumsal olduğu görülmektedir. İslam hukukunun daha çok sosyolojik boyutunu ilgilendiren bu araştırma ile fıkhın ve toplumun kadına bakış açısı ortaya konması amaçlanmıştır. Günümüzde kadın cemaatin cenazeye katılması ile ilgili sorular gündeme gelmiş ve sosyal bir varlık olan kadınların taleplerinin doğması da araştırmanın problematiğini oluşturmuştur. Bu bağlamda örf ve ilgili hadisler ışığında fukahânın kadına bakış açısının kadın cenaze ile ilgili işlemlere ve kadın cemaat ile ilgili hükümlere yansıması ele alınmaya çalışılmıştır.