Results for 'İfade Özgürlüğü'

112 found
Order:
  1.  9
    Bir İfade Tarzı Olarak Ta?Lîk-i Muh'l Bil-Muh'l.Mücahit KAÇAR - 2015 - Journal of Turkish Studies 10 (Volume 10 Issue 16):729-729.
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  2.  16
    Türkmencede İsteme İfade Eden Yapılar.Zal Ünal - 2014 - Journal of Turkish Studies 9 (Volume 9 Issue 9):1065-1065.
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  3.  8
    Asude Bahar Ülkesine Yolculuk Olan Ölümün Şair Biyografilerinde İfade Edilmesi.Abdullah Aydin - 2013 - Journal of Turkish Studies 8 (Volume 8 Issue 8):161-161.
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  4.  9
    İki Dilli Öğretmen Adaylarının Görsel Okuma ve Yazılı İfade Becerilerinin Değerlendirilmesi.Hayrettin Tunçel - 2013 - Journal of Turkish Studies 8 (Volume 8 Issue 12):1321-1321.
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  5.  10
    Spinoza’da Düşünce, İnanç ve İfade Hürriyeti Bağlamında Din-Devlet İlişkisi.Ferhat Akdemi̇r - 2023 - Beytulhikme An International Journal of Philosophy 13 (13:3):316-338.
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  6.  20
    Halide Edip Adıvar Eserlerinde Saptanan Güçlü İfade Örnekleri.Ufuk Yelten - 2015 - Journal of Turkish Studies 10 (Volume 10 Issue 8):2231-2231.
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  7.  22
    Fransız Şarkiyat Kurumu Inalco’nun Kuruluş, Gelişim ve Faaliyet Alanlarının Tespiti.Hakan Temi̇r & İsmail Meti̇n - 2023 - Cumhuriyet İlahiyat Dergisi 27 (3):786-808.
    Dil, düşüncelerin ifade edilmesini, bilgi aktarımını ve sosyal etkileşimi sağlayan temel bir olgudur. Dil eğitimi ise kültürler arası iletişimi kolaylaştıran ve dünya genelinde etkili iletişim kurma becerisi kazandıran bir faaliyettir. Birden fazla dil bilmek, farklı kültürlere ve bakış açılarına açık olmayı sağlar. Yaşadığı dünya düzeni içerisinde çağın gerisinde kalmak istemeyen, uygar ve etkileşimli bir toplum olma niyetini taşıyan Fransa hükümet yetkilileri dil eğitimi konusunda ciddi adımlar atmıştır. 1795 yılında Doğu dilleri üzerine uzmanlaş Inalco’yu kurarak başta Osmanlı olmak üzere İslâm dünyasının (...)
    No categories
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  8.  12
    Kurumlar Ve Evri̇M: Veblen’den Hodgson’a Evri̇Mci̇ İKti̇Sat Metodoloji̇Si̇.Adem Levent - 2019 - Akademik İncelemeler Dergisi 14 (2):31-58.
    1980 sonrası dönemde evrimci iktisat yükselişe geçmiş ve ana akım iktisadı tek başına değiştirme gücü vurgulanmıştır. Fakat evrimci iktisadın ne olduğuna yönelik disiplin içinde bir anlaşmazlık ve karışıklık mevcuttur. Bu karışıklığa bağlı olarak evrimci iktisat disiplinde altı farklı yaklaşımla ifade edilmektedir. Bu çalışma ise Veblen’e atıfla gelişen ve 1980’lerden günümüze Hodgson tarafından güçlü bir şekilde sürdürülen evrimci-kurumsal iktisatla ilgilidir. Hodgson, iktisadın etkin bir sosyal bilim olabilmesi için Veblen’in düşüncelerini ve Veblen’le bağlantılı Darwinizmi benimsemesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bu öneri Veblen’in post-Darwinist iktisat (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   1 citation  
  9.  6
    Kapsamı, Yöntemi ve Tarihsel Gelişimi Bağlamında Sınır Sosyolojisi.Kerem Özbey - 2024 - Akademik İncelemeler Dergisi 19 (1):167-187.
    Sosyolojinin yeni bir alt dalı olarak 1990’lı yıllarda ortaya çıkan sınır sosyolojisi, sınır ve toplum ilişkilerinin karşılıklı etkileşimini konu edinen ve sınır ve toplumsal değişme arasındaki ilişkiyi anlamayı amaçlayan bir bilimsel disiplindir. Soğuk Savaşın son bulması ve Sovyetler Birliği’nin çöküşü, Berlin Duvarı’nın yıkılması, yeni devletlerin ortaya çıkması, Avrupa Birliği’nin genişlemesi, küreselleşme ve teknolojik gelişmeler sınır sosyolojisinin ortaya çıkmasında doğrudan doğruya etkili olmuştur. Söz konusu gelişmeler sınırların yeniden düşünülmesini gerektirmiştir. Toplumların kuruluşunda sınırların nerede yer aldığı, sınırların kimlik ifade etmede nasıl bir (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  10.  5
    İbnu’r-Rûmî’nin Abdülmelik b. S'lih İçin Nazmettiği Methiyesinin Tematik İncelemesi.Esat Ayyıldız - 2024 - Akademik İncelemeler Dergisi 19 (1):46-66.
    Bu makalede, Abbâsî dönemi şairlerinden İbnu’r-Rûmî’nin Abbâsî hanedanlığının bir üyesi olan Abdülmelik b. Sâlih için nazmettiği methiyesinin tematik bir incelemesinin yapılması planlanmaktadır. Bu analiz, İbnu’r-Rûmî’nin methiyesinin karmaşık katmanlarına derinlemesine bir bakış sağlamaktadır. Methiye, bilhassa Abbâsî döneminin Arap edebî geleneğinde önemli bir yeri bulunan şiirsel bir ifade biçimidir. Yapılan çalışmanın konusu, methiyedeki tematik unsurların araştırılmasına ve İbnu’r-Rûmî’nin hem övgüsel hem de eleştirel anlayışa sahip bir anlatı oluşturmak için dili ve imgeleri nasıl kullandığının ortaya çıkartılmasına dayanmaktadır. Araştırmanın kapsamı, bahis mevzu methiyenin tarihî (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  11. Muՙtezilî Usûlcülerin Mecaz Tanımları Üzerine Bir Değerlendirme.Yasin Akan - forthcoming - Cumhuriyet İlahiyat Dergisi.
    Dini sahada tartışılan bazı kavramlar birden fazla disipline konu olmuş ve bu kavramlar her disiplinde farklı açılardan ele alınmıştır. Dinî nasların anlaşılmasında önemli yeri olan hakikat ve mecaz bu tür kavramlardandır. Hakikat ve mecaz salt dilbilimsel kavramlar gibi görünseler de birçok dini disipline de önemli ölçüde konu olmuşlardır. Fıkıh usûlü, bu kavramları yoğun bir şekilde konu edinen temel dini disiplinlerden biridir. İlk dönem dil kaynaklarında mecaza dair bir tanım yapılmamışsa da ana hatlarıyla “lafzın dilde vazedildiği anlam dışında kullanılması” mecaz kabul (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  12.  15
    Yusuf El- Karad'vî’nin Fıkhü’z-Zek't Eseri Bağlamında “Fî Sebîlill'h” Kavramı.Abdurrahman Candan & Hati̇ce Erkoç - 2020 - van İlahiyat Dergisi 8 (13):278-301.
    Yusuf el-Karadâvî’nin alanında en kapsamlı çalışma olan Fıkhü’z-Zekât isimli eseri bağlamında “fî sebîlillâh” kavramının ne anlama geldiğini ele aldık. Dünya Müslümanlarından büyük kitlelerin takip ettiği Karadâvî, verdiği fetvalarda günümüz şartlarını göz önünde bulundurmuştur. Konuları ele alırken kendi tercih ettiği görüşünü söylemekten çekinmemiştir. “Fî sebîlillâh” kavramını bütün mezhepler cihad ve Allah yolunda cihad eden gaziler olarak anlamıştır. Böyle anlaşılması İslam’ın yayılış dönemindeki sosyopolitik şartlarla yakından ilgilidir. Karadâvî “fî sebîlillâh” kavramının cihad anlamına geldiğini kabul etmiştir. Cihadın anlaşılmasının kuvvetli delillerinin olduğunu belirtmiştir. Ancak (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  13.  10
    Birden Bir Çıkar Ne Demek? İbn Sîn', Behmeny'r ve Fahreddin er-R'zî’ye Göre Müb'has't’taki Bir Kuralı.Davlat Dadikhuda - 2020 - Nazariyat, Journal for the History of Islamic Philosophy and Sciences 6 (2):67-94.
    İbn Sînâ, sonrakilerden bazılarının kâide-i vâhid veya “bir kuralı” (BK) olarak adlandırdığı şeyin sıkı bir savunucusudur. BK’nın ana fikri şunu ifade etmektedir: Birden, doğrudan, yalnızca bir ortaya çıkar. İbn Sînâcı bu kuralın ikincil literatürdeki tartışması genellikle onun hususi bir uygulama alanı yani, sudûr meselesiyle sınırlıdır. Sonuç itibarıyla, BK’nın ne anlama geldiği ve İbn Sînâ’nın onu neden savunduğu kesin değildir. Bu yazıda ben bu meseleyi iki şey yaparak çözmeye çalışmaktayım: Bunlardan biri tasavvur, diğeri ise tasdik açısındandır. İlkin, sadece BK’nın terimlerinin, yani (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  14. Dünya Görüşü Fenomeninin Bağlantısallık Yaklaşımıyla Yorumlanması.Başkurt Sabaz Meryem - 2019 - Felsefe Arkivi:null null.
    Birey, parçası olduğu toplum ve çevresini kuşatan kültürün içinde kendisini konumlandırdığı noktadan dünyayı deneyimleyerek anlamlandırmakta, zihninde dünyayı bir tablo biçiminde yorumlamasının sonucunda dünya görüşü ortaya çıkmaktadır. İlk olarak fizikte sözü edilen, daha sonra felsefe ve dilbilim disiplinlerinde araştırmalara konu edilen dünya görüşünün böyle genel bir tanımı, terimin paradigmatik ve ontolojik yönüne ışık tutmaktadır. Bağlantısal bütünsellik, her bir birimin bir üst birimin parçası olduğu ve aralarındaki enformasyon bağlantısı sayesinde bir bütün oluşturduğu ağ yapılarını tanımlamak için kullanılmaktadır. Burada bağlantısal bütünselliğin yanı sıra, (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  15. David Hume’un Nedensellik Eleştirisi Bağlamında Tümevarımsal Akıl Yürütmeye Yönelik Argümanlarının Yeniden Yapılandırılması.Alper Bilgehan Yardımcı (ed.) - 2020 - Ankara, Türkiye: Gece Kitaplığı.
    Gözlemlenenlerden gözlemlen(e)meyenlere diğer bir deyişle genel yasalara ulaşma imkânı veren çıkarım yöntemi olarak tümevarımsal ya da endüktif akıl yürütmenin rasyonel olarak temellendirilmesinin imkanına yönelik soruşturma tarih içerisinde tümevarım sorunu ya da endüksiyon problemi olarak tezahür etmiştir. Bu sorunun temel argümanı tarihsel okumalara baktığımızda İskoç ampirist filozof David Hume tarafından öne sürülmüştür. Hume, tümevarımsal çıkarımlar temelinde, gözlenmeyen meseleler hakkındaki inançlarımıza hangi gerekçelerle ulaştığımızı soruşturmaktadır. Hume soruşturmasının sonucunda gözlemlenenden gözlemlen(e)meyen durumlara ilişkin yapılan olgu meseleleri ile ilgili bütün tümevarımsal akıl yürütmelerin dolaylı ya (...)
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  16. Doğal Teoloji ve Doğal Din (Stanford Felsefe Ansiklopedisi).Musa Yanık, Andrew Chignell & Derk Pereboom - 2024 - Öncül Analitik Felsefe Dergisi. Translated by Musa Yanık.
    “Doğal din” terimi, bazen doğanın kendisinin ilahi olduğu bir panteistik doktrine atıfta bulunur. “Doğal teoloji” terimi ise aksine, başlangıçta gözlemlenen doğal gerçekler temelinde (ve bazen) Tanrı’nın varlığını savunmaya yönelik projeye atıfta bulunur. Bununla birlikte çağdaş felsefede, hem “doğal din” hem de “doğal teoloji” genel olarak, dinî veya teolojik konuları araştırmak için insana, “doğal” olan bilişsel yetilerini – akıl, algı, içgözlem- kullanma projesini ifade eder. Doğal din veya teoloji, mevcut anlayış üzerine, doğayla ilgili ampirik araştırmalarla sınırlı olmamakla birlikte ayrıca panteistik bir (...)
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  17.  11
    Türkiye’deki İletişim Araştırmalarına Güncel Bir Bakış: Bir Bibliyometrik İnceleme ve İçerik Analizi.Damla Karşu Cesur, Doğuşcan Göker & Can Bora Gelberi - 2024 - Akademik İncelemeler Dergisi 19 (1):23-45.
    Mevcut literatüre odaklanarak alandaki ilerlemeyi, yönünü ve güncel eğilimleri tespit etmeye çalışan araştırmalar öz yansıtıcı çalışmalar olarak adlandırılmaktadır. İletişim alanına yönelen öz yansıtıcı bir çalışma olarak bu araştırmada Türkiye’de yayınlanan ve ESCI indeksinde taranan Connectist: Istanbul University Journal of Communication Sciences, İlef Dergisi ve Türkiye İletişim Araştırmaları Dergisi ele alınarak 2020-2022 yılları arasında yayınlanan araştırma makaleleri önce bibliyometrik analiz, ardından içerik analizi tekniği ile iki aşamada incelemiştir. Böylece 2023 Şubat-Nisan tarihleri arasında gerçekleşen bu araştırmada Türkiye’nin iletişim alanında önde gelen dergileri (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  18.  21
    Selefîlik Bize Ne Vaad Ediyor? -Kaotik Bir Dünyada Arınma ve Sabitlik Arayışının Politik Teolojisi-.Mehmet Evkuran & Yusuf Sayin - 2023 - Kader 21 (3):910-929.
    Kelime olarak ‘öncekiler’ anlamında selef kökünden türetilen Salafism, ‘öncekilerin izini takip edenlerin yolu’ demektir ve bir tür dinsel tutuculuk ve muhafazakârlık anlamına gelmektedir. İslam geleneğinde Islamic tenetlara katı ve literal bağlılığı ve dinin saf asıllarına dönüşü ifade eden Salafism, günümüzde İslami ilimler, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler gibi alanlarda dinsel radikalizm ve köktencilikle eşanlamlı olarak kullanılmaktadır. Geleneksel formuyla, dinsel akılcılığa ve yorum yanlısı olmaya karşı bir duruş üzerinden kendini kuran Salafism, din içi çoğulculuğa ve sekülerizme karşı öze dönüşcü bir tepkiyi (...)
    No categories
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  19. Bilimde Keşif ve Gerekçelendirme Bağlamı Ayrımı Tartışmaları.Ş. Mert Ünal & Mehmet Ali Sarı - 2021 - Tabula Rasa: Felsefe Ve Teoloji 1 (36):27-38.
    Bilime ve bilimsel bilgiye yönelik yaygın görüş, bilimin objektif bir faaliyet olduğudur. Bu görüş bilimsel bilginin elde edilmesinde, bilim insanlarının nesnel bir tavır sergilediğini ve onların sosyal faktörlerden etkilenmediğini varsaymaktadır. Yirminci yüzyılın ikinci çeyreğinde, Viyana Çevresi ve Karl Popper’ın düşünceleri ile bilimde sosyolojik ve psikolojik unsurların keşif bağlamı içerisinde görülebileceği, bilimsel kuramların ve araştırmaların gerekçelendirilmesine yönelik girişimlerin ise yalnızca nesnel, epistemik çalışmalardan oluştuğu ileri sürülmektedir. Keşif bağlamı ve gerekçelendirme bağlamı adı altında yapılan bu ayrıma ilişkin iddialar, Thomas Kuhn’un 1962 yılında (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   1 citation  
  20.  17
    Fenomenoloji ve Analitik Felsefe.Hacımuratoğlu Eylem - 2023 - Felsefe Arkivi 59:78-96.
    Yüzyılın başından itibaren, kıta felsefesi ve analitik felsefe arasındaki tartışmalı ayrımın ötesine geçmeye çalışan ve özellikle fenomenolojinin birleştirici bir rol oynadığı girişimlere daha çok rastlamaya başladık. İki gelenek arasındaki köprünün fenomenoloji üzerinden kurulması, fenomenoloji ve analitik felsefenin kökende ortak sorulardan yola çıkmış olmalarına, tarihsel gelişimleri boyunca yollarının çeşitli şekillerde tekrar tekrar kesişmesine ve kısmen de felsefeden beklentilerin benzerliğine bağlanabilir. Makale iki felsefe arasındaki gelgitli ilişkiyi “anlam” sorusu üzerinden ele alıyor ve son yıllarda özellikle zihin felsefesi alanında ortaya çıkan işbirliğinin arka (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  21.  44
    Jean Jacques Rousseau’da Bilim ve Sanatın Yeri.Mehmet Evren - 2021 - Tabula Rasa: Felsefe Ve Teoloji 35:16-27.
    18. yüzyıl Aydınlanma felsefesinin Romantik filozofu Jean Jacques Rousseau pek çok çalışmaya konu olmuştur. Bu çalışmada Rousseau’nun özellikle başta “Bilimler ve Sanatlar Üstüne Söylev” adlı çalışması esas alınarak onun bilim ve sanatlara bakışı ele alınmıştır. Rousseau, söz konusu eserinde ele aldığı bilim ve sanat hakkındaki düşünceleri nedeniyle çok kez eleştirilmiştir. Bu çalışmanın amacı Rousseau’nun bilim ve sanata karşı olduğu yönündeki bir eleştiriyi tartışmaya açmaktır. Çalışma, Rousseau’ya yöneltilen eleştirilere karşı suçlamalara nasıl tepki verdiğini bizzat onun eserlerinden yola çıkarak ortaya koymayı amaçlamaktadır. (...)
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  22.  19
    Ṭaḥāwī ’s Understanding of Qawl of al-ṣaḥābī and Relationship with Sunna.Fatma Hazar - 2021 - Dini Araştırmalar 24 (61):489-517.
    Tahâvî (v. 321/ 933), hicrî üçüncü asrın sonları ile dördüncü asrın başlarında yaşamış Hanefî fakihidir. Tahâvî’nin daha çok muhaddis olarak tanınmasına rağmen hadis ve fıkha derin vukufiyeti, her iki alana da temas eden hadis-sahâbî kavlî münasebetini onun üzerinden incelemeyi daha anlamlı kılmaktadır. Müctehid fakihlerin hüküm istinbâtında başvurduğu sahâbî kavlî, Hz. Peygamber’e dayanması bakımından semâ/tevkif ihtimali bulunan bir delildir. Bu sebeple sahâbî kavlini sünnet birlikte değerlendirmenin lüzumu ortaya çıkmaktadır. Ayrıca Tahâvî’nin sahâbî kavli ile sünnet arasında net bir ayırım yapmaması, Hanefî usûlünün (...)
    No categories
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  23.  14
    Şiʿa’nın Ricʿat Doktrininin Dönüşümü: Nusayrî, Dürzî, B'bî ve Bah'îler Üzerine Bir Olgu İncelemesi.Aydın Bayram - 2023 - Kader 21 (3):942-959.
    Şiâ’nın temel inanç ilkelerinden biri olan ricʿat doktrini potansiyel olarak radikal yorumlara olanak sunmaktadır. Ricʿat inanışının arka planında gaybet anlayışı ve ona yüklenen insan üstü özel mana son derece hayati öneme sahiptir. Şiîlik içerisinde günümüze ulaşan ve Şiîlerin büyük çoğunluğunu oluşturan İmamiyye ya da On iki İmam (İsnâ aşeriyye) Şiîliğine göre, on ikinci imam Muhammed b. el-Hasan, 941 yılında büyük gaybete gitmiştir. Bu doktrinle, gizli imamın bir gün geri döneceğine, zulüm ve haksızlıklarla dolu olan tüm dünyayı adaletle hükmedeceğine ve refaha (...)
    No categories
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  24.  20
    (Fr-)Enemies: Antisemitism and Anti-Islamism in Christian Zionism.Ömer Kemal Buhari̇ - 2019 - Cumhuriyet İlahiyat Dergisi 23 (3):1315-1330.
    Çalışma Hıristiyanlığın Protestanlık mezhebinden doğan, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde kümelendiği gözlemlenen, İsrail’i ve Yahudileri orantısızca desteklemesiyle bilinen ve aynı zamanda İslam’a ve Müslümanlara karşı düşmanca yaklaşımları haiz “Hıristiyan siyonistlerini” ele almaktadır. Hareketin mahiyeti, doğuşu, teolojisi, faaliyetleri ve kendisinde mündemiç olan antisemitizm ile anti-İslamizm olguları incelenmektedir. Bulgulara göre, Hıristiyan siyonizmi çeşitli açılardan bakıldığında bir anomali teşkil etmektedir. Bunlardan en önemlisi, Yahudilerin ve Hıristiyanların yüzyıllarca birbirlerine en üst seviyede düşmanlık etmiş olan iki topluluk oluşudur. Hıristiyan siyonistler dünya tarihini Mesih’in zuhuruyla birlikte kurulacak (...)
    No categories
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  25.  13
    Kur’'n Lafızlarının Aidiyetine Dair Tefsir Geleneğindeki Tartışmalar ve Bunların Kritiği.Zakir Demi̇r - 2023 - Kader 21 (3):984-1010.
    Allah’ın ilk insanı, ilk peygamber yapmak suretiyle, insanoğlu ile iletişim kurmayı ve ona hitap eden vahiyler göndermeyi amaçladığı anlaşılmaktadır. Söz gelimi Tevrât’ı İbranice, İncîl’i Süryanice ve Kur’ân’ı Arapça göndermek suretiyle insanlar tarafından anlaşılmak istemiştir. Bununla birlikte onun İbranice kelâmı, Süryanice sözünden ve Arapça kelâmı da diğer dillerdeki sözünden farklı bir tabiata sahiptir. Bu gerçeklikten hareketle İslâm düşünce-fikir tarihine bakıldığında ilim adamlarının ilâhî kelâmın mâhiyetini, tabiatını anlamak ve bunu anlamlandırmak konusunda bir çabanın içerisine girdikleri görülmektedir. Esasen Allah’ın nasıl bir kelâma sahip (...)
    No categories
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  26.  12
    Poli̇ti̇ka-siz di̇l, estetk-si̇z söz “medeni̇yet di̇li̇ olarak türkçe” eleştirisi.Mehmet Fatih Doğrucan - 2019 - Tabula Rasa: Felsefe Ve Teoloji 31:55-55.
    “Dil politik bir zorunluluk olmanın yanı sıra, iletişim boyutunda bir oluş biçimi olarak estetik bir tutum da varlığa getirir. Bir şeye, dışarıda duran bir şeye gönderme yapma, gönderenin o şeyle olan tutum alışını gösterir. Ağaç ormanda bir anlama bürünürken, bir park alanında ya da yol kenarında başka bir anlama bürünür. Ağaç her zaman bir ağaç değildir; çünkü o ağaç olmaklığını benden bağımsız olarak almış olmasına rağmen, orada bir varlık olarak benim ifade etme biçimime bağlı olarak farklı anlamlara açıktır. Yine de (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  27.  19
    İlkel Kabilelerde ve Bazı Dinlerde Erginleme Töreni.Necati Sümer - 2018 - Dini Araştırmalar 21 (54):61-80.
    Erginleme töreni, belli bir yaşa gelince herhangi bir gruba veya topluma katılması için kişiye uygulanan ritüelleri ifade eder. Uygulanma yöntemleri değişse de bu tören, ilkel veya gelişmiş neredeyse her toplumda görülür. Amaç, bireylerin topluma eğitsel, dinsel veya mitsel anlamda alışmalarını sağlamaktır. Yazısız toplumlarda bu törenler, dinsel içerikle yüklüdür. İlkellerde erginleme töreni, genç kız ya da erkeklerin çocukluktan kurtulup kabilenin yetişkin bireyi kabul edildiği ergenlikte gerçekleşir. Bu tür törenlerde gençler bazı zorlu testlere tabii tutulur. Topluma kabulü hak etmek için sınanmak zorunludur. (...)
    No categories
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  28. Hristiyan Eskatolojsindeki Diriliş İnancının Din Felsefesi Açısından Değerlendirilmesi.Musa Yanık - 2020 - Din Ve Felsefe Araştırmaları Dergisi 3 (5):64-94.
    Hristiyan inancı içerisinde merkezi konuma sahip olan mevzulardan birisi de, İsa’nın ölümünden üç gün sonra diriltildiğine yönelik olan inançtır. Hristiyan eskatolojisinin de dayanak noktasını oluşturan bu mevzu, dinler tarihi ya da teoloji gibi disiplinlerin içerisinde tartışıldığı gibi, çeşitli Hristiyan düşünürlerce, din felsefesi disiplini içerisinde de tartışılmıştır. Din felsefesi açısından bakıldığında, konunun merkezi konumda olması, bu mevzunun rasyonel bir zeminde tartışılıp tartışılamayacağını da beraberinde getirmektedir. Bu bağlamda, özellikle din felsefesi içerisinde birçok Hristiyan düşünür tarafından konu ele alınmış ve farklı çevrelerce de (...)
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  29. Bilimde Sınır Çizme Problemi: Popper, Lakatos, Kuhn ve Sonrası.Alper Bilgehan Yardımcı - 2018 - Dissertation,
    Bilimin ne olduğunun belirlenmesi ve bu bağlamda bilimin sözde bilim ya da bilimsel olmayan alanlara ilişkin sınırının nasıl çizileceği tartışması, bilim felsefesinde sınır çizme problemi olarak ele alınmaktadır. Çalışmanın ana konusunu oluşturan bu problem, özellikle yirminci yüzyıldan itibaren, bilim felsefecileri tarafından birçok ölçüt ortaya konularak çözümlenmeye çalışılmıştır. Bu ölçütler genellikle, bilim ile sözde bilim arasındaki sınırı belirlemek amacıyla, bilimi mantık ve mantıksal önermeler üzerinden değerlendirmektedir. Şu ana kadar Viyana Çevresi, Popper, Kuhn, Lakatos gibi filozoflarca ortaya konulan ölçütler, nihai olarak problemi (...)
     
    Export citation  
     
    Bookmark   14 citations  
  30.  15
    The Possibility of The Self-Limited God Imagine and Mu‘tazila.Zeynep Önder Demi̇rer - 2021 - Kader 19 (2):600-630.
    İnsanın özgür iradesinin ispatı problemine yönelik çözüm denemelerinden biri Tanrı’nın kendisini gönüllü olarak sınırlaması anlamına gelen ilahi kendini sınırlama (divine self-limitation) yaklaşımıdır. Yahudi ve Hıristiyan teolojilerinde görülen bu perspektifle modern dönemde Süreç ve Kuantum felsefelerinde karşılaşılır. Bu çalışmada ilgili düşünce biçimi, Mu‘tezilî bilincin düşünce biçimiyle kıyaslanmıştır. Öncelikle Tanrı’nın kendini sınırlamasının imkânı, sınır teorisi varsayımıyla sorgulanmıştır. Buna göre ‘sınır’ evrene ve insana ‘yasa’ olarak içkindir. Evren de insan da fiziksel, kimyasal, biyolojik vd. yasalara/sınırlara tâbidir. Bu yasaların yaratıcısı olarak Tanrı da sorumluluğun (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  31. Norton-Brown Tartışması Bağlamında Bilimsel Düşünce Deneyleri.Alper Bilgehan Yardımcı - 2020 - Beytulhikme An International Journal of Philosophy 10 (4):1235-1255.
    The question of where the knowledge comes from when we conduct thought experiments has been one of the most fundamental issues discussed in the epistemological position of thought experiments. In this regard, Pierre Duhem shows a skeptical attitude on the subject by stating that thought experiments cannot be evaluated as real experiments or cannot be accepted as an alternative to real experiments. James R. Brown, on the other hand, states that thought experiments, which are not based on new experimental evidence (...)
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   2 citations  
  32.  35
    Yalçın Koç’un Aşkınlık Anlayışı Çerçevesinde Yenidoğanlara ve Hayvanlara Dair Bilinç Çalışmalarındaki Eksiklikler: Aşkınlık, Dil ve Tecrübenin Biricikliği.Bingöl Baran - 2023 - Felsefe Arkivi 58:159-177.
    Yenidoğanlara ve hayvanlara dair herhangi bir soru sorduğumuzda ve soruyu cevaplamaya çalıştığımızda çoğu örtük olan birtakım varsayımlarımız vardır. Bunlardan en önemlisi, insanı insan yapan ve diğer canlılardan ayıran temel unsurlar hakkındadır. Yani, “insanı insan yapan nedir?” sorusuna keskin sınırları olan bir cevabımız varsa, bu cevabımız, aynı zamanda yenidoğanlara ve hayvanlara dair birtakım soruların da cevabı haline gelir. Örneğin “insanı insan yapan veya en azından onu diğer canlılardan ayırt eden unsurların en önemlilerinden biri dildir ve dil öğrenebilmesidir” dersek, bu ifade, en (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  33.  3
    An üzerine felsefi ve teolojik bir değerlendirme.Tuncay İmamoğlu, Muhammed Enes Dağ & Saliha Kılıç - 2024 - Tabula Rasa: Felsefe Ve Teoloji 40:69-75.
    Zaman, düşünce tarihinde üzerinde çokça tartışılmış ve muhtelif tanımlamaları yapılmış bir kavramdır. Bu makale de zamanın tanımlamasından ziyade onun üzerinde özellikle an kavramı merkezli bir düşünce etkinliği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bilhassa zaman ve an kavramları arasındaki farka değinilmiştir. Zamanın hareketin olduğu yerde var olduğunu, anın ise hem hareketin hem de durağanlığın olduğu her yerde karşımıza çıktığını belirterek zamanın akışkan hayatı ölçülebilir kılma çabasında var oluşuyla, anın ise bu akışkanlığın her safhasında var olduğuna temas edilmiştir. Aynı zamanda anın varoluş ile mütemadiyen (...)
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  34. Bilimsel Bilginin Sosyolojisi ve Keşif-Gerekçelendirme Ayrımı Üzerine.Alper Bilgehan Yardımcı - 2019 - FLSF (Felsefe Ve Sosyal Bilimler Dergisi) 1 (28):387-403.
    Bilime ve bilimsel bilgiye yönelik yaygın görüş, bilimin objektif bir faaliyet olduğudur. Bu görüş bilimsel bilginin elde edilmesinde, bilim insanlarının nesnel bir tavır sergilediğini ve onların sosyal faktörlerden etkilenmediğini varsaymaktadır. Yirminci yüzyılın ikinci çeyreğinde, Viyana Çevresi ve Karl Popper'ın düşünceleri ile bilimde sosyolojik ve psikolojik unsurların keşif bağlamı içerisinde görülebileceği, bilimsel kuramların ve araştırmaların gerekçelendirilmesine yönelik girişimlerin ise yalnızca nesnel, epistemik çalışmalardan oluştuğu ileri sürülmektedir. Keşif bağlamı ve gerekçelendirme bağlamı adı altında yapılan bu ayrıma ilişkin iddialar, Thomas Kuhn'un 1962 yılında (...)
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   9 citations  
  35.  18
    Is the Truth Condition Superfluous for Defeasibility Theories of Knowledge?Uğur Aytaç - 2018 - Kilikya Felsefe Dergisi / Cilicia Journal of Philosophy 5 (2):17-34.
    Defeasibility theories aim to reach a plausible definition of knowledge by finding strategies to exclude true beliefs based on faulty justifications. Different philosophers have advanced with their own understandings of undefeated justification. Zagzebski indicates that the strong defeasibility condition violates independence between truth and justification because undefeated justification never leads to false beliefs. Following this, Zagzebski and some other philosophers who pursue a similar line of reasoning conclude that undefeated justification entails truth. In this paper, I argue that the truth (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  36.  23
    Din ile İlişkisi Bağlamında Fıtratın Mahiyeti.Adil Bor & Harun Şahin - 2018 - Cumhuriyet İlahiyat Dergisi 22 (3):1765-1788.
    Kur’an tasavvuru belli kavramlardan meydana gelmektedir. İnsanın fiziki ve manevî yönünü ifade eden fıtrat kavramı, Kur’an tasavvurunu ifade eden önemli kavramlarından biridir. Fıtrat kavramının ilk günden itibaren tefsircilerin ilgi odağı olması da bundandır. Genellikle fıtrat, İslam dini, ilk yaratılış ve insanın dini kabul etme potansiyeli olarak yorumlanmış ve bunların değişip değişmeyeceği üzerinde durulmuştur. Rum sûresinde geçen “khalqullah” ile Nisâ sûresinde geçen “khalqullah” terkiplerinin bulunduğu âyetler arasında bu çerçevede bağlantı kurulmuştur. Bu çalışmamızda fıtratın mahiyeti ile fıtratla ilgili âyetlerin birbiriyle ilişkilendirilmesi irdelenecek (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  37.  23
    Doğu Öğretilerinin Batıya Aktarılmasında Teosofi Cemiyeti’nin Etkisi.Ali GÜL - 2016 - Dini Araştırmalar 19 (50):9-32.
    Teosofi Cemiyeti, 1875 yılında ABD’de kurulan bir modern ezoterik ve okültist harekettir. Cemiyetin doktrinel lideri gizemli bir kişilik olan Helena Petrovna Blavatsky’dir. Temelde Batı ezoterik ve okült geleneklerine yönelen Teosofi hareketi 1879 yılında Hindistan’a taşındı. Bu tarihten itibaren Teosofi literatürüne Hint öğretileri hâkim oldu. Bu anlamda cemiyet tam anlamıyla senkretik bir yapı sergiledi. Cemiyet reenkarnasyon ve karma başta olmak üzere Hint düşünce ve inanç dünyasının kavramlarını Batı’ya taşımada önemli rol oynadı. Ürettiği literatür birçok Batılının Doğu öğretilerini tanımasına vesile oldu. Mahatma (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  38.  6
    Globalization and Contemporary Art.Atiye Güner & İsmail Erim Gülaçti - 2019 - Akademik İncelemeler Dergisi 14 (1):245-274.
    Öz Bu çalışmada, küreselleşme olgusunun sanatla ilişkisi sorgulanmıştır. Küreselleşmenin, homojenleşme, kutuplaşma, hibritleşme gibi kültürel getirileri, sanata yeni bir kimlik kazandırmıştır. Çağdaş sanat olarak tanımlanan bu yeni kimlik, disiplinlerarası, çok kültürlülük özelliği taşıyan, zaman, mekan kavramından bağımsız, anlatım ve plastik dil açısından çok çeşitlilik içeren bir yapıya sahiptir. Sanat, ilk çağlardan beri insanların doğa karşısında güçlü olmalarını ve kendilerini ifade etmelerini sağlayan kültürel bir güçtür. İletişim Kuramcısı McLuhan’a göre kültürün belirleyici ilkesi, içeriginden cok iletildigi aracmm niteligi ile ilgilidir(Eşkinat. 1998, s.37) Günümüzde (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  39.  18
    Şems-i Siv'sî’nin İrş'dü’l-Av'm Adlı Mesnevîsi Bağlamında Müteşeyyih Kimselere D'ir Görüşleri ve Değerlendirilmesi.Yüksel Göztepe & Fatih Çinar - 2021 - Tasavvur - Tekirdag Theology Journal 7 (2):1109-1144.
    Şems-i Sivâsî, Halvetiyye tarikatının ana şubelerinden biri olan Sivâsiyye kolunun müessisidir. On altıncı yüzyılın ilmî, siyâsî, kültürel ve dinî sahalarında derin izler bırakan Sivâsî, memleketi Zile’den Sivas’a hicret ettikten sonra ilk olarak İrşâdü’l-avâm adlı bir eser kaleme almış ve bu çalışmada nefsin ıslahı, mürşid-i kâmilin gerekliliği, mürşidlerin özellikleri ve nefsi ıslah konusundaki fonksiyonları gibi başlıklarla döneminde gözlemlediği ve zaman zaman istismar edildiğini düşündüğü mânevî yolculuğun kılavuzlarını konu edinmiştir. Eserin isminden de anlaşılacağı üzere Sivâsî, mânevî seyrin inceliklerini bilmedikleri için şekle aldanıp (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  40.  5
    Fizikten Metafiziğe: Ön-Sokratik Sokrates ve İkinci Yolculuğu.Muharrem Hafız - 2021 - Felsefe Arkivi 55:17-33.
    Phaidon diyaloğunda Sokrates, dostlarıyla birlikte ruhun ölümsüzlüğü üzerine konuştuktan sonra, Kebes’in itirazı üzerine ona doğru dönerek hakikati arayış yolculuğunda kendi hayat hikayesi ve tecrübesini paylaşır. Kebes’e göre ruhun bu dünyadan önce var olması, sonrasında da varlığını sürdüreceği anlamına gelmez. Ayrıca ona göre bedenden bedene dolaşan ruh, bu dolaşımla yok olup gider ve bu nedenle ölümsüzlük diye bir şeyden bahsedilemez. Bu bağlamda Sokrates, ruhun ölümsüzlüğüne ilişkin Kebes’in itirazını ele almanın zorluğuna işaret eder ve bu meselede oluş ve bozuluşun nedeninin araştırılması gerektiğini (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  41.  6
    Mu’tezile’de Kalp Mühürlenmesi ve Özgürlüğün Sürekliliği Meselesi.Hüseyin Maraz - 2017 - Kader 15 (3):594-614.
    İslam, kalbi sadece bir organ olarak telakki etmez. Kalp aynı zamanda insanın anlama ve idrak etme merkezini oluşturur. Bu sebeple hakikati görme veya hakikate kör bakma kalbin bir hareketi olarak ifade edilir. Anlamak istemeyen kalbin felaketi ise bu durumda mühürlenme/hatm olmaktadır. Mu’tezilî düşüncede her ne kadar mühürlenme bir akıbet/ceza, alamet veya diğer insanlar için maslahat kabul edilse de insanın iman etme özgürlüğüne engel olan bir belirlemeyi ifade etmez. İnsan, teklifin son anına kadar kendisi hakkında nihaî kararı verebilme yeti ve kudretine (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  42. Dini Epistemoloji: Alvin Plantinga Örneği.Musa Yanık - 2019 - Dissertation, Ondokuz Mayis Universitesi
    Alvin Plantinga, analitik felsefe düşüncesi içerisinde yetişmiş ve bu gelenek içinde teistik din felsefesinin oluşumuna katkıda bulunmuş bir filozoftur. Ayrıca teizmin savunusu için yaptığı çalışmalarla, çeşitli üniversitelerden aldığı onur ödülleri ve 2017 yılında kazandığı Templeton Prize ödülüyle, haklı bir üne kavuşmuş bir şahsiyettir. Bu çalışmayı yapmamızdaki en önemli amaç, Plantinga’nın dini epistemoloji üzerine yaptığı çalışmaları analiz edip bu düşüncelerinin ardalanına dair bir tespitte bulunmaktır. Bu çalışmada yararlandığımız öncelikli kaynaklar, Plantinga’nın Nicholas Wolterstorff ile birlikte kaleme aldığı “Faith and Rationality” adlı eser (...)
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  43.  9
    An Evaluation on Rasmus Paludan and the Actions of Burning the Qur’an.Musa Gelici - 2024 - Tasavvur - Tekirdag Theology Journal 9 (2):1123-1142.
    The present study discusses the action of burning the Holy Quran in Malmö, Sweden, by the Danish far-right politician Rasmus Paludan, in more than 300 points in Denmark, Sweden and Norway, especially in terms of evolving into social events that turned into riots and fueled Islamophobic debates. The purpose of the study will be to understand the discussion universe formed by the acceptance of the Swedish State in an Islamophobic and racist act, such as the burning of the holy book (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  44.  13
    Doğrudan Çıkarımlar Üzerine.Halise Avşar - 2021 - Felsefe Arkivi 55:85-107.
    Çıkarım, en genel anlamıyla, verili önermelerden bir sonuç önermesi elde etmektir. Verili önerme bir tane olduğunda, bu önermeden yola çıkarak bir sonuç önermesi elde etmeye doğrudan çıkarım denir. Verili önerme sayısı birden çok olduğunda ve sonucun elde edilmesi bu verili önermeler arasında bir bağlantı kurmayı gerektirdiğinde çıkarıma dolaylı çıkarım denir. Bu çalışma, klasik mantıkta bir önermenin eşdeğeri veya karşıtının doğruluk değerini saptamak üzere ortaya konulmuş doğrudan çıkarımlar ile ilgilidir. Çalışmanın amacı, üç temel doğrudan çıkarım türünden hareketle yeni doğrudan çıkarım türleri (...)
    No categories
    Direct download (2 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  45.  12
    Mak'sıdu’ş-Şeri' Işığında Modern Medyanın Öncelikleri.Mahmoud Alnaffar - 2022 - Atebe 8:265-298.
    Modern dönemde iletişim ve ulaşımda teknolojinin gelişmesiyle birlikte dünya küçük bir köy haline gelmiştir. Bu dönemde Batı sistemi maneviyatı ve ahireti bırakıp maddiyat ve dünya için belli araç ve gereçleri üreterek modern medya alanına egemen olma gücünü elde etmiştir. Bu durum özellikle İslam’a saldıran söylemlerin tırmanması, dini gruplara saldırıların artması ve İslami içeriklerle savaşın büyümesiyle birlikte İslami medyayla uğraşanların hitap önceliklerini tekrar gözden geçirmelerini gerekli kılmıştır. Aslında bu meydan okumalar İslam medyasının daha önce sıkıntısını yaşadığı ve halen de devam eden (...)
    No categories
    Direct download (4 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  46.  9
    Developments in Religious Education During the Transition Period to Pluralist Democracy in Turkey.Ayşe Çalal - 2018 - Dini Araştırmalar 21 (54):131-144.
    3 Mart 1924 tarihinde ilan edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun uygulama boyutu Cumhuriyet Tarihi boyunca devam eden tartışmaların çıkış noktası olmuştur. Kanuna dayandırılarak medreselerin kaldırılması ardından açılan yeni din eğitimi kurumlarının da bir müddet sonra kapatılması ve din derslerinin de aşamalı olarak eğitim programlarının dışında bırakılması din derslerini uzun yıllar eğitimin bir parçası olmaktan çıkarmıştır. Çoğulcu demokrasi fikrinin ortaya çıkardığı ifade hürriyeti ve bunun sosyal ve siyasi hayattaki yansımalarının bir sonucu olarak din dersleri yeniden gündem konusu haline gelmiştir. Bu makalede Türkiye’de (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  47.  2
    Kendi Yurdunda Yabancı Olmak! Adası Olmadan Yaşamak.Mevlüt Albayrak - 2022 - Tabula Rasa: Felsefe Ve Teoloji 38:1-15.
    İdeal vatandaşlık arayışı bir ütopya mıdır? Entelektüel kişiliklerin kendi toplumlarında yabancılık duygusu yaşaması doğal mıdır? Felsefi ve teolojik bir sorun olarak, bu meselenin klasik Müslüman felsefi metinlerinde “ada metaforu”yla tartışılması ne anlama gelmektedir? Erdemli şehir ideasına dayalı bu metinler bugün ne anlam ifade etmektedir? Bu klasik metinler, günümüzde yaşadığımız “yabancılaşma”ya karşı, bir arayış tanımlaması olarak “erdemli” ya da “entelektüel” kişilik için bir değer ifade edebilir mi?
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  48.  18
    Tasavvufta tahta Kiliç semboli̇zmi̇.Abdurrahim Alkiş - 2021 - van İlahiyat Dergisi 9 (15):99-126.
    Tasavvuf erbâbı tabîatleri gereği mâddî unsurlardan ziyâde mânevî değerleri muhafaza etmeye ve geliştirmeye çalışırlar. Fakat tasavvufî çevrelerin sosyal bir yapıya bürünmeleriyle berâber düşüncelerini ve değerlerini sembolize etmek için mâddî bir kısım edevât da kullanmışlardır. Bunların başında keşkül, teber, tahta kılıç, asâ, gül, hırka gibi unsular gelir. Bu çalışmamızda dervîşlerin kullandıkları mâddî edevâttan birisi olan tahta kılıç ve ifâde ettiği mânâlara bakacağız ve örnekler üzerinden tahlîl etmeye çalışacağız. Tasavvuf ehli tahta kılıç ile ilgili bir hadîs-i şerîfden yola çıkarak mânevî bir disiplin, (...)
    No categories
    Direct download (3 more)  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  49.  14
    Conceptual Determination of the Criticism of Metaphysics in Kant’s Philosophy.İlyas Altuner - 2013 - Beytulhikme An International Journal of Philosophy 3 (2):13-24.
    Bu yazıda, en eski felsefe disiplini ve bilimlerin kraliçesi olan metafizik konusunda, onun aklın sınırları içerisinde niçin anlaşıla-maz olduğu hakkında Kant’ın çözümlemelerinin kavramsal zemini üzerinde durulacaktır. Kant’a göre, metafiziksel yargılar, kendilerini mantıksal diye ifade ederek gerçekliğin bilgisini verdikleri savını dile getirirler. Yine de bu durum, yanılsama mantığından başka bir şey değildir. Metafizikle mantık arasındaki ilişkinin gerçek değil de kavramsal yapıya sahip olması, onun bir yanılsamadan oluştuğunu ifade eder.
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  50.  13
    Descartes Felsefesinde Kuşkudan Bilgiye Geçiş ve Zihnin Kendini Kavrayışı.İlyas Altuner - 2011 - Beytulhikme An International Journal of Philosophy 1 (1):97-112.
    Descartes, kuşkuculuğu gerçeklik arayışında bir yöntem olarak kullanır ve ardından gerçekliğin bilgisine bir sezgisel önerme olan cogito düşüncesi ile ulaşır. Zihnin kendini kavrayışı, benliğin düşünmekten kesilemeyeceğinden hareketle ileri sürülür ve bu düşünce ise zihinde kavramsal olarak içerilmiş bulunan Tanrının varlığıyla temellendirilir. Tanrı, zihni kuşkudan kurtaran ve ona gerçek varlığını gösteren en yetkin varlık olarak ifade edilir.
    No categories
    Direct download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
1 — 50 / 112